Gündelik
yaşamın bazı ayrıntıları vardır. O meşhur şiirin, o vurucu dizelerini
değiştirme isteği verir. “Ah, birilerinin de vakti var/ Durup ince şeyleri anlamaya”*
demek ister insan.
Bu
naifliklerin nerede karşımıza çıkacağı belli olmaz. Kim yaptıysa hemen kopya
çekmek isteriz ki; böyle kopyacılığa can feda!
Banka
kuyruğunda kendinden sonra gelen ancak ayakta bekleyemeyecek insanlar için de
bir sıra fişi fazla almak…
Son
dönemin meşhur çıkartmalarını bir ilkokulun yan tarafına çaktırmadan bırakmak
ve gülümseyerek onu ilk bulan çocuğun sevincini hayal etmek…
Otobüse,
vapura filan binerken bebek arabasını tek başına taşıyan anneyi göz hapsine
alarak ilk el atan olmak…
Bazen
mahallenin delisi olmak pahasına bildiğini okumak… Ama ne yalan söyleyelim, o
bildiğini biraz da tersten okumak…